29 Haziran 2010 Salı

öğüt

Olduğun ve öldüğün yer arasında
Bağımlılıklarından uzaklaş
Kendin ol
Boş sayfalar olsun kafanda
Boş boş dinle birini
Ve etiketleri,sanma görüşlerin
Unutma süzgecin en naif farklılığın
Unutma
Tek unutmaman gereken şeyi unutma
Bağımsızlığını!
Kendine çok ağır geldiğinde hiçbir şeyi isteyemez, içinde uslanmaz, kayıp bir
keyifsize dönüştüğün zamanlar ;bunu kimseye çaktırmazken ve alışa gelirken
Yaşamanın hafifliğini düşün yok eğer ağırsa bil ki yine temel taşla ilgili durum.
hemen düzelt hemen dön uzaklaş..kısaca boşlaş kısaca boşan etiketlerden kısaca sadece yaşa ve sadece yaşamaya hazır ol..olmayan şeylere bile bağımlıyken hiç güzel değilsin
İhtimallere bile uzaksın ve yüklüsün.yakışmıyor tadı güzel değil istediğin bu değil.hiç maceraperest değil,belki hayallerinin bile özgür olamama tehlikesiyle karşılasmasına ramak kaldı
Düşünürken kafa açardın eskiden unutma!
Ruhunda maymuniştahlılık ve müşkülpesentliğin kol kola kol gezdiğini biliyorsun
İşte 2 ilginç isimli özellik,hic de ilginc değiller yaşatmıyorlarsa
Aldanıp, hersey olmak isterken hiçbirşey olmama korumasında kabuğunda soyutlaşarak ölme
Aman diyim peeh yazarken bile bunaltıcı.
Bazen sadece ‘’bu böyle’’ sadece böyle de
Olumlu ya da olumsuz hiçbir şeye kısıtlanacak kaçacak içinde yapışıp kalacak kadar bağımlı olma
Etiket etiket olmasın dileğini bile etiket yapmadan hatta bazen istiyorsan yaparak
Bu yazı sadece bir koku gibi , anımsama amaçlıdır
Ve kendi kendini de imha etmeyecektir bir süre..
Sonsöz:unutma büyülü birkaç an!!!!!

2 yorum:

  1. Bunu ne zaman okursun acaba?
    Şu an bir havaalanındayım;kucağımda bilgisayar- elimde bira...
    Yazdıklarına baktım,
    Bunları sen yazmamalıydın
    Başkası yazsın, başkası düşünsün
    Çünkü bunların nereden geldiğini anlıyorum
    senin nereden- nasıl geldiğini biliyorum
    Ama hiçbirimiz nereye gittiğimizi ya da gidebileceğimizi bilmiyoruz?

    Sana en karanlık anda da
    en aydınlık odada da
    en berrak zihinde de
    en çıkmaz sıkıntıda da
    hep aynı şeyi söylemek istiyorum

    nolur olmayı bekleme, olmak diye bişey yok
    varsa inan olmuşsun hatta düşmüşsün bile dalından
    adım at önce-emeklemekten bıkmış bi çocuk gibi
    önce at, sonra bikaç kere düş nolur
    bir de bakmışsın düştüklerin düşlerin olmuş
    düşlerin gerçek olmuş
    gerçeklerin düş kadar güzel

    Ama hangimiz nereye gittiğimizi ya da gidebileceğimizi biliyoruz ki?

    YanıtlaSil
  2. benim yazımdan daha güzel bir yazıyı 4 ay sonra gördüm..ama yine bir doluluk anında iyi yapıştırdın;) itiraf etmeliyim
    artık zamanlaması bile gzl olan kadın...(burdaki artık ustaca denk getirebilme sakinliği v denkliğinden hatta secret'' ından kaynaklanmaktadır)---gerçi işin gzl kısmı sana bunu acıklamama gerek olmamasıdır.beni ve problemli kelimelerimi anlayan gzl zamanlamalı gzl kadın desem olurdu

    YanıtlaSil